PELCARE tek bir amaçla kuruldu: ultra temiz ve işe yarayan içerikte ürünleri tamamen bitkilerle oluşturmak. Bu ürünleri en yüksek kalite standartında sunma misyonu taşıyarak, bitki suları, soğuk-sıkım yağlar, adaptojen ve vegan aktiflere sahip lüks ve bilinçli bir cilt bakımı deneyimi sunmaktayız.
Ürünlerimizde sadece saf bitki suları, soğuk sıkım botanik yağlar, bitki özleri, cilt yapısını destekleyen vegan aktifler ve adaptojenler kullanıp, cilde uyumsuz olan sentetiklerden, kimyasal koruyuculardan ve yapay renklerden uzak duruyoruz.
PELCARE'in cilde nazik ve etkili olduğu kadar yaşadığımız gezegen için de nazik olmasına özen gösteriyoruz. Türkiye topraklarını ve Kastamonu topraklarını çok iyi tanıyan Kastamonu Üniversitesi'nde kadrolu bitki profesörümüz ile de işbirliği yapıyoruz.İnsan ölçeğinde, küçük partilerde çalışarak takip edilebilirliği ve maksimum tazelikteki kaliteyi sağlayabiliyoruz. Ambalajlarımız için her zaman cam, kutularımız için de geri dönüşümlü kutular tercih ediyoruz.
PELCARE'de güzelliğin sağlığınızdan ödün vermeden kendinizi iyi hissetmenizi sağlamanızı gerektiğine düşünüyoruz. Bu nedenle, bir ürün raflarımızda yer alıyorsa toksin içerikler barındırmadan bedeninize uyumlu şekilde üretilmiş olması, harika sonuçlar vermesi, sentetik + potansiyel olarak zararlı içeriklerden arındırılmış olması gereklidir. Bu iyi korunmuş ilkeyi, PELCARE'den alışveriş yapabileceğinize dair sözümüz olarak kabul edin. Neleri dışarıda tuttuğumuzu aşağıdaki listeden öğrenebilirsiniz.
Gerçekten de her şeyin başladığı yer Kastamonu, Valla Kanyonu. Markamız ilk kurulduğunda oradan çıkan medikal iyileştirici sahip özelliklere sahip olan Peloid- Bentonit karışımı bir kilin üretim iznini alıp, vadinin tam altına üretim merkezi kuruldu. Detoks kiline erişim hakkına sahip olsak da, oradaki kaynağa saygı duyarak senenin kısıtlı zamanlarında kili çıkartıp detoks sabunlarımızda kullanıyoruz. yüzden markamızı temsil eden logomuz Kastamonu'daki dünyanın en derin ikinci kanyonu olan Valla Kanyonu'nun topografik haritasından alınmış ve organik bir kompozisyona dönüştürülmüş halini ürünlerimizde görebilirsiniz. Dikkatlice baktığınızda, vadideki soyut bir gün batımı manzarası da görebilirsiniz.
Ürünlerimiz sadece bizim ekibimiz tarafından, her hammaddesi özel olarak seçilerek oluşturuluyor. Formüllerin bize ait olması, hammaddeler üzerindeki kontrolümüz, %100 bedene uyumlu olan formüller ve etkinliği yüksek olması ürünlerimizi vazgeçilmez kılıyor.
Sadece saf bitki suları, soğuk sıkım botanik yağlar, bitki özleri, cilt yapısını destekleyen vegan aktifler ve adaptojenler kullanıp, cilde uyumsuz olan sentetiklerden, kimyasal koruyuculardan ve yapay renklerden uzak duruyoruz. Elde edilebilmesi zor, kalitesi çok yüksek içerikleri ve bitkileri kullanmaktan gurur duyuyoruz.
Bağımsız şekilde, insan ölçeğinde çalışarak, küçük partilerde ve kontrolü sağlanabilecek şekilde çalışarak tazeliği ve kaliteyi garantileyebiliyoruz.
Takip edilebilirlik konusunda savunucuyuz; hammaddelerimizi sorumlu bir şekilde kaynak bulan ve üreten ortaklarla çalışıyoruz. Önceliğimiz her zaman yerel üreticilerimizdir, ardından bitkilerin yerli yaşam alanları gelir.
Sadece doğanın bileşenlerini kullanıyoruz ve onları mümkün olduğunca az işlemeye çalışıyoruz. Her içerik en saf haliyle ve en yüksek kalitede sizlere ulaştırılıyor. Bunlara bitki bazlı koruyucular da dahil. Cosmos ve EcoCert sertifikalı aktifler kullanmaya özen gösteriyoruz.
%100 bağımsız bir şirket olmaktan gurur duyuyoruz. Bu sayede İnsan ölçeğinde çalışarak, küçük partilerde, izlenebilirliği sağlamakla birlikte maksimum tazelik ve kaliteyi garanti edebiliyoruz. Yaratılan her şişenin içerisinde bizim emeğimiz ve dokunuşumuz mevcut.
Sizleri %100 bitki bazlı ve bedene uyumlu ürünlerimizle tanıştırmaktan mutluluk duyuyorum. Ben Eda, markanın kurucusuyum. Türk kökenim ve Amerika ile Avrupa'nın farklı ülkelerinde aldığım eğitim, PELCARE'in karakterini büyük ölçüde etkiledi. Türkiye, doğu kültürü ile modern kültürün kesiştiği ender ülkelerden biri. PELCARE, kadim topraklara sahip bu ülkenin inanılmaz endemik bitkilerini en kaliteli ve %100 temiz şekilde sunmak amacıyla kuruldu. Bu yolculuk benim kişisel ihtiyaçlarımla birleşti ve marka büyümeye başladı. Birkaç yıl önce hamileliğim ise tamamen bakış açımı değiştirdi, yeni anne ve yeni doğanlar için bitki bazlı çözümler bulmamızı zenginleştirdi. Doğadaki bitkilerin ve aktiflerin iyileştirici güçlerini en keyifli şekilde sunmaya odaklandım. Gereksiz içerikleri ortadan kaldırmayı ve bunların yerine doğrudan doğadan elde edilen bitki bazlı içerikleri koymayı hedefledim. Mümkün olan her noktada yerel, kaliteli, tamamen vegan, vücuda uyumlu ve en önemlisi sürdürülebilir, günümüzün ihtiyaçlarını karşılayan ürünler için çabaladım.
Artık tek sınır gökyüzü.
Damask Gülü, en güçlü, tedavi edici ve yüksek antioksidan seviyesi ile dünyada ün kazanmıştır. Isparta'dan en yüksek kalitede 1. distile damıtılmış gül suyunu kendi topraklarımızdan elde ediyoruz.
Akdeniz bölgesine özgü en saf bitkilerden biri, cilt temizliğinde oldukça etkilidir. Sebum üretimini dengeler ve akne ile bağlantılı iltihaplanmayı azaltır.
Kenevir tohumu yağı, cilt bariyerini onarmaya yardımcı olan ve nemi içeride tutmak için cilt üzerinde bir bariyer oluşturan Omega 3,6 ve 9 bakımından yüksektir. Kastamonu Üniversitesi'ndeki bitki profesörümüz ile işbirliği içinde elde edilen bu mucizevi botanik bitki, etik şekilde yetiştirilmektedir.
Özellikle egzamalı ciltlere yatıştıran ve sakinleştiren, yara iyileşmesini hızlandırmaya yardımcı olan aynısefa çiçeği (calendula) Akdeniz Bölgesi'ne özgüdür. Onarıcı Kremimizin yıldız içeriğidir.
Enflamasyonu azaltan, cildi aydınlatan, hiperpigmentasyonu azaltan, UV radyasyonuna karşı koruyan çok değerli bir bitki. Safranbolu'dan gelen birinci sınıf safran, Kastamonu'da tarafımızdan geleneksel olarak elde edilmektedir.
Dünyanın en derin ikinci kanyonu olan Valla Kanyonu'ndan elde edilen ve tıbbi amaçlarla kullanılan bu detoks kili, cilt altında biriken toksinlerin atılmasına yardımcı olur. Doğamıza duyduğumuz saygıdan dolayı, yılda birkaç kez çıkardığımız kili sadece geleneksel detoks sabunlarımızda kullanıyoruz.